Donukluğunu üstünden atmaya çalışarak hareketlenen, veya bunca zamana yayılı hareketliliğini inkar etmek için donukluğunu bahane eden bir şeye bakıyoruz.
60’lı yıllarda renkli televizyonla birlikte rağbet gören sarı altyazı, izleyici için okunabilirliğin sağlanması için kullanılır.
Söylediğinin ağırlığını bilen, söylediğinin ağırlığını tüm bu olan bitene yedirerek kaybetmeye razı gelmiş, gerçeğin kendisi dışında hiçbir şeye razı olmayacak bir şeye bakıyoruz.
Evrende mutlak bir artış gösteren ve düzensizliğin ölçütü olarak kabul edilen entropi, esasında hiçbir yönü olmayan zamana, bilinen haliyle olan yönünü verir.
Arkasına bakmadan devam edenler için seyretmesi güvenli bir görüntü bu. Merakımızı boşa çıkarıp çıkarmamak konusunda bir endişe taşımıyor.
Zaman asimetrisini içeren tek fizik kuramı olan termodinamiğin 2. yasasına göre kapalı bir devrenin entropisi asla azalma gösteremez ve dolayısıyla evrende her şey kendini maksimum düzensizliğe çekmek ister.
Baktığımız şeyin nereden geldiğini iyi biliyoruz. Ses tonu bizim için gayet net. Her şey hareketlenmemizle değişiyor. Değişen mesafeyi saymamızla, önünü ve arkasını karıştırmamızla, yakınlaşıp uzaklaşmamızla başlıyor zaman.
Sıcaktan soğuğa enerji geçişi, bilinen ve iz bırakmış olandan bilinmeyene doğru gidiş, dolayısıyla geçmişten geleceğe doğru hareket yönünü de algıda yansıtan, evrende sürekli olarak artan entropinin (düzensizliğin) ta kendisidir.
Bu tanıdık görüntü zaman yolcusu bir haylazın, bir sinsinin, birinin işte, eline düşmüş, parçalara ayrılmış, yeniden yapılandırılmış olacak ki, baktığımız şey aslında aynı şey değil. Ne dünle, ne yarınla, ne de kendisiyle aynı özellikleri taşıyor.
Akış içinde nerede durarak nereye baktığımız, kendi zaman algımızı çizer.
We are looking at something that is moving in order to shake off its staticness, or something that uses its stagnancy as an excuse to deny that it has been moving for a while now.
Yellow subtitles became popular with color television in the 60s, and are used to ensure readability for the audience.
We are looking at something that knows the weight of its words, that is willing to lose this weight by being absorbed into the background, something that will not settle for anything other than the truth itself.
Entropy, which shows an absolute increase in the universe and is accepted as the measure of disorder, gives time, which essentially lacks direction, its direction as it is known.
This is a safe sight to behold for those who continue without looking back. It does not worry about whether or not our curiosity will be disappointed.
According to the 2nd law of thermodynamics, the only physics theory that includes time asymmetry, the entropy of a closed circuit can never decrease, and therefore everything in the universe wants to pull itself into maximum disorder.
We know very well where this image is coming from. The tone of voice is very clear to us. Everything changes the minute we move. Time begins with us confusing the front and back, by getting closer and further away, by counting the changing distance.
The energy transition from hot to cold, the direction of the movement from the known (&traced) to the unknown, therefore the direction from the past to the future, is the constantly increasing entropy (disorder) in the universe.
This familiar image must have fallen into the hands of a time-traveler, someone, a rogue; it must have been deconstructed and reconstructed. What we are looking at is not actually the same thing. It does neither have the same characteristics as yesterday, nor as tomorrow, nor even as itself.
Where we pause and where we look in the flow determines our own perception of time.