︎︎︎
(korkuyorum)
söylenenleri yapamamaktan,
başladıklarımı bitirememekten,
sözlerimi tutamamaktan,
geç kalmaktan,
verdiklerimi alamamaktan,
tamamlanamamaktan,
bırakamamaktan,
tanıyamamaktan,
en çok da
şu acelemin bitmesinden,
vereceklerimin sonuna gelmekten,
artık anlayabilmekten,
ve yarım kalmış bir huzurda,
korkacak bir şeyin kalmamasından korkuyorum.
09.21
söylenenleri yapamamaktan,
başladıklarımı bitirememekten,
sözlerimi tutamamaktan,
geç kalmaktan,
verdiklerimi alamamaktan,
tamamlanamamaktan,
bırakamamaktan,
tanıyamamaktan,
en çok da
şu acelemin bitmesinden,
vereceklerimin sonuna gelmekten,
artık anlayabilmekten,
ve yarım kalmış bir huzurda,
korkacak bir şeyin kalmamasından korkuyorum.
I said, roughly,
that I feared to not be able to do what I’m told,
to not finish what I start,
to not keep my promises.
That I feared to be late, to not be able to receive what I give, to let go, to not recognize, or to remain incomplete.
And that above all I feared
for the hurry and the delivery to come to an end,
to finally understand,
and that in a half-hearted peace I feared,
to no longer be afraid.