︎︎︎
TEZ ANTİTEZ SENTEZ
dünya kontrastlar dünyasıymış
tezler yazar, antitezler bozar, sentezler hiç gelmezmiş
bütün olay, önemsizleştirmekmiş
mutluluk melankoliye kapının pervazından göz kırpar,
tutarlı olan her şey tuttuğunu elbet bırakır,
kontrastlarını kucaklayamayanlar ise yolda kalırmış
cesaretin yeni adı savunmasızlıkmış
tez, antitez, sentez, tez, antitez, tez, antitez
sentezi kavuşmayan uçlarda yürüyor, kayboluyorum
sentezimi hissizlikte buluyor, hislerden doğuyorum
değer yalnızca biçtiğin, önem yalnızca verdiğin, kişi sadece inandığın kadar
dokunduğun, gördüğün, dinlediğin, sorduğun kadar
an, kaldığın kadar
romantik melankolim tezimse zamanın doğası antitezim
dürtüler tezim, bedenim antitezimse seks sentezim
tutunmak tezimse bırakmak antitezim
gecenin sabahı; tez antitez
gelmek gitmek; tez antitez
ben, yorgun bir sentez
varlıktaki yokluk; tez antitez
güvenmenin korkusu; tez antitez
tekildeki çokluk; tez antitez
sevmenin acısı,
açıklıktaki kapalılık,
dürüstlüğün kırıcılığı,
bencilliğin nice yolları,
alışılmamış alışkanlıklar,
doludaki boşluk,
beyazdaki siyah ve siyahtaki beyaz, tez antitez,
her şey yüce bir sentez.